Malzemeler
1,5 kg muşmula
1 kg. ayva
1 kg elma (ekşi ve tatlı)
2 adet armut
1 kg yaş üzüm
3-5 su bardağı toz şeker
1 Adet 15 litrelik kavanoz
Alabildiğince su

Bizler, verimli toprakları ve güzel iklimi olan, büyük bir kültür mirasına sahip vatanın evlatlarıyız. Türk’ ün kültürünü nesilden nesile aktarmak hepimizin görevidir. Bilinen yöresel kültür değerlerimizin kayıt altına alınarak devamlılığını sağlamak her vatandaşın görevi olmalıdır diye düşünenlerdenim.
Her şeyi devletten beklemek bana ters geliyor. Okumuş, yetişmiş kişiler belli bir seviyeye geldikleri zaman, güçleri nispetinde bu kültür değerlerimizi sahip çıkarak ve tanıtmak için çalışmalıdırlar.
Yöresel lezzetler çok değerlidir ve özüne sadık kalarak tanıtılmalıdır. Ananelerimiz, babannelerimiz, aile büyüklerimiz ,bizler için canlı tarihdir, onların çocukluğunda yapılan lezzetleri anlattırarak kayda geçirmeliyiz ki, kültürümüz nesilden nesile aktarılarak devam edebilsin.
Günümüzde pek çoğumuzun ismini ve tadını unuttuğu veya hiç bilmediği, annanelererimizin,annelerimiz ve babalarımız evlerde hazırladıkları ve severek içilen lezzet pınarı “Tükenmez“in yapılışını sizler için sitemize ekledik.
Tükenmez, eskinin bilinen şırası, şurubu, şimdinin unutulmuş içeceğidir. Ancak az da olsa günümüzde yapıla gelmektedir.
Kültürümüzü yaşatalım
Kültüre sahip çıkmanın en ucuz ve en güvenilir yolu ailemizdir, yöremizdir , büyüklerimizdir, atalarımızdır.
“Ben unutmam” derseniz çok yanılırsınız, anlatılanlar sonradan unutulabiliyor. Ben sitemizde yazdıklarımla ve hazırlamakta olduğum kitap ile bu arşivi oluşturmaya çalışıyorum. Unutmam dediğim bazı şeyleri tam hatırlayamıyorum ve soracak, onaylayacak, bilen kimse de yok. Çok pişmanım, keşke anlatılan tarifleri bıkmadan usanmadan yazarak arşivime ekleseydim diye çoğu zaman düşünmüşümdür.

Tükenmezin yapılışını hazırladım, Işıl ‘da sitemiz için çekimini yaptı. Bu tarif tamamen dedemin yaptığı ve ananeme öğrettiği özel karışımdır (Başka yöreler de başka meyveler karıştırılarak yapılabilir).
Köy Entitüsü Baş öğretmen’i Ahmet dedem’in çok araştırmacı bir yapısı varmış. Çok kitap okuyormuş. Tüm bildiklerini öğretmekten de çok büyük keyif alan tam donanımlı bir eğitimciymiş, nurlar içinde yatsın.
Ben dedemi büyüklerimden ve dedemin bazı öğrencilerinden dinleyerek tanıdım.
Çok övünüyorum, böyle asil bir baş öğretmen torunuyum diye. Onun bıraktığı yerden torunları olarak her birimiz üniversiteler okuyarak çeşitli bölümlerde eğitim ordusunda görevler aldık ve başarılara imzalar atıyoruz . Kültürümüzün genç nesillere aktarılmasında bizler üstümüze düşen görevleri severek yapıyoruz.
Tükenmeyen tükenmez
Tükenmez , bağ bahçelerimizde yetişen meyvelerin saklama çeşitlerinden biridir.
Annanem, kendi bağ bahçelerinde yetişen meyvelerin uzun kış günleri için , yeme içme malzemelerini çeşitlendirmek ve yararlı tüketime katkı için bu tip karışımların hazırlandığını anlatırdı. “Her gün kak yenmez, reçel yenmez, bazen tatlı ekşi tatlar gerekir” derdi ve sayardı; “boza, leblebi, üzüm şırası, koruk suyu, köftü, ceviz, kenevir, mekke haşlaması (külle ovularak), ahlat kavutu, badem(mangal da ateş küreğinde kavrulacak), mis gibi kokan kırık leblebi, kuru üzüm, fıdık karışımı, dut kurusu, erik kurusu, karpuz çekirdeği kavurması,kenevir kavurması, aycekirdeği, kavurga çeşitleri, nohut haşlama,bakla kurusu haşlaması, afyonlu buğday haşlaması, igde,çeşitli meyve turşuları, muşmula…” ve daha adını hatırlayamadığım pek çok lezzeti sayardı. Bunları sayarken de sanki o çerezi veya gıdayı yiyormuş gibi keyiflenirdi.
Bir de, sabah okula giderken babamın ellinde pekmez tası içinde küçük bir cezve ve annemin elinde üzüm leblebi karışını tas ile merdivenin başında bizleri beklemeleri, annemin önlük ceplerimize kuru üzüm, leblebi ,ceviz doldurması ve babamın da sabırla bizlere küçük fıncanlarda pekmez içirmesini, sonrada bizleri okula göndermeleri hep özlemle hatırlarım.

Tükenmez şurubu, çeşitli meyvelerin doğrandıktan sonra bir küp içinde üzerine su ve şeker ilave edilerek bekletilmesi ile hazırlanır. Tükenmezin, bekletilen yerin ısısı ile orantılı olarak olgunlaşma zamanı değişebilir.
İçinde bekletilen toprak küpün özelliği, alt kısmının musluklu olmasıdır.(Bu küpler sipariş üzerine yapılırmış,zeytinyağı,pekmez,sirke gibi sıvıların saklanması ve kulanım kolaylığı için.).
Küpün içine muşmula, üzüm, ayva, armut, elma doğranabilir. Mayalanması için birkaç tane de nohut atılmasını öğütlemiş dedem, annanem hep o şekilde yapardı.
Çocukken tükenmezin ne zaman yapıldığını bilmezdik. Ancak küpün içindeki tükenmez hiç tükenmiyordu. Adını da burdan alıyor zaten. Belirli bir olgunlaşma, kıvama gelene kadar(15-20 gün süre) bekletilen tükenmez, küpün altındaki musluktan surahi doldurup içilir.
Aynı anda tüketilen sıvı miktarı kadar su küpün tepesinden eklenir. beş-altı defa su alındıktan sonra küp içine yeni meyve ilave edilir. Bu şekilde uzunca bir süre tadı hiç bozulmadan herkes tarafından tüketilir. Tükenmez yemekte ve yemeklerden önce ve sonra da içilebilir.
Tükenmezi sizlerin de denemesini isterim,ben küpte hazırlama imkanım olmadığı için cam kavanozda hazırladım. (Seydişehirde evimizin kilerinde bu küplerden boy boy ve çok çeşitleri vardı. Şu an oturduğum evimizde koyacak yerlerimiz yok, evler küçük.)
Özellikle etrafımız gazlı içeceklerle sarılmışken çocuklarınıza ve sevdiklerinize daha sağlıklı, vitaminli ve doğal surup ve şerbetlerimizi yeniden hatırlatmalıyız.
Döngel:Beşbıyık-İzgil-Muşmula gibi yörelere göre isimleri vardır.Muşmula alıç ağaçına aşı yapılarak yetiştirildiği biliniyor ve Tükenmezin ana maddesi olarak bilinir,bazı bölgelerde tükenmezin içine aynı famiyladan olan olmuş üvez meyvesi konulur.Evde varsa 1-2 avuç vişne kurusu ilave edilir.
Afiyet olsun.
Sırada” Şalgam” suyunun ev yapılışının tarifi ve yazısı var,
Sonra Murabba “Ayva Murabbası’nın” yapışı,
Sonra ev yapımı “Boza” hazırlanışı ile paylaşımlarım devam ediyor:)))
Bir Yorum
Gerivuruş Ayva Murabbası - Annem Mutfakta